28 Şubat 2012 Salı

Michel Foucault


İktidar hakkındaki betimlemeleri, hapishâne, delilik ve cinsellik üzerine saptalamalarıyla, cevap vermekten çok soru soran bir düşünür olsa da, konulara olan bâriz hâkimiyetiyle, Deleuze'den daha karmaşık bir düzen sorgulayıcı. Marksist sistemin eleştirisini de yapar, kapitalist sistemin de. Her türlü iktidar arayışını eleştirir, ama sonuç dersen, ben soru sormakla mükellefim, benim amacım entelektüel çevrelerin gerçek işlevi olan, her zaman daha nicesini sormak ve iktidarla düşünürler arasındaki ünsiyet yerine, iktidar ile düşünür arasındaki ince çizgiyi korumak der. Toplumdaki en hassas konuları irdeler, hapishâne ve cezâ sistemini eleştirir, cinsellik konusunda Freud'a dirseğini yalatır, psikanalizin yeni bir dal olmadığını belirtir, cinsellik konusunda aslında kendisi de dağınık ve kroşe yemiş bir hâldedir, ama illa tarihsel süreci, diyalektiği, epistemolojik kaygıları kullanmıyorum veya az kullanıyorum dese de kullanır. Bentham'ın paranoyak düşünceleri hakkında enfes saptamaları vardır. panaptikon yönteminin Amerika'daki bazı hapishanelerde kullanıldığını düşünür ve Bentham mı manyak, yoksa âkil insanlar mı der. Anlayacağınız durmadan soru sorar. Düşünürlerin de asıl amacının soru sormak olduğuna kânidir.

Machiavelli'nin prensi mi, Machiavelli'yi kral yapan soytarı düzen mi ?

Machiavelli üzerinden adalet eleştirisi fuko'ya göre, insanların bir iktidara karşı itaatkâr olma özlemidir. Herkes Machiavelli'nin güçlüden yana olan siyasî marazalarını eleştirir, ama gel görelim, iktidarların tümü Machiavelli'nin prensiplerinden yararlanır. fuko, bu konuyu da atlamamıştır. Machiavelli, belâ bir insandır, ama tikel veya tümel iktidar arayışı, deliliğin tarihine ve Machiavelli'nin düşüncelerine denk düşmektedir. Nasıl adamsınız lan ? fuko, sen de farklı değilsin.

Dahası fuko, psikologları deliliğe övgü düzüyor diye çileden çıkartmıştır. Hâlbuki, hapishâne sisteminde olduğu gibi, fuko'ya göre, insanın psikolojik buhranları da sistemin işleyişinin ortaya çıkardığı yanlışlardır.  Sen suç işleyene, gideceğin yer burası dersen, insan da mücrim olmadan gideceği yeri bilir, ona göre kendine çeki düzen vermeyerek, o suçu işler. Tabii fuko yine abartmıştır. Her suçun cezâsı mutlaka olmalıdır. İnsanların men edileceği şeyler bellidir, eğer insanlar ikrah edilmezse, o toplumda elbette anarşi doğar. Bu da fuko'nun görüşlerine antitez olsun. Bana bu fırsatı verdiğin için, teşekkür ederim fuko. ( Tabii sen göremeyeceksin )

Fuko'nun cinsellik konusundaki kendisine göre engin, bana göre saçma fikirleriyse, fuko'nun üzerinde yoğun mesai harcadığı bir alan. Fuko'ya göre cinsellik baskı altındadır. Hıristiyan öğretisinde olduğu gibi, öncesinde de tek bir elden yönetilen iktidarların cinselliği baskı altında tuttuğunu, bu yüzden de cinselliğin bu kadar aleni bir istek hâline geldiğini belirtirken, bizi yine ters köşeye yatırarak, aslında dine dayalı devletlerin ( önceki batı devletlerini kastediyor ) cinselliği el altından desteklediğini öne sürmüştür. Gördüğünüz üzre, fuko'ya göre her şey müphem..

Fuko işte böyle enteresan bir insandır. Ülkesindeki bağnaz düşünürlerden rahatsızdır, marksizmin çanak yalayıcılarından rahatsızdır, ondan rahatsızdır, bundan rahatsızdır, bana göre kendisi de kendisinden rahatsızdı.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder